8 Mart Kadınlar Günü'nü kutladığımız bu günde, Omega Türkiye Pazarlama Müdürü Anıl Köprülü ile kariyerine nasıl başladığını, Kadınlar Günü'nün ne ifade ettiğini ve sektöre yeni adım atan kadınlara vereceği tavsiyeleri konuştuk.
Öncelikle Kadınlar Günü'n kutlu olsun! Kariyerine nasıl başladığından bahsetmek ister misin? Kadınlar Günü senin için ne ifade ediyor?
Çok teşekkür ederim. Çalışmayı her zaman çok seven biri olarak, iş hayatına İstanbul Üniversitesi'ne adım atar atmaz başladım. Reklam ve organizasyon ajanslarında part-time çalışarak hem güzel kazançlar elde ediyor hem de bolca geziyordum. Üniversite yıllarımın dinamik temposu içinde, Galatasaray Üniversitesi'nde İletişim yüksek lisansına başladım. O günü hiç unutmuyorum… Daha okuldaki ilk günlerimizdi. Hayatıma yön verecek o soru, sevgili hocam Can Bilgili’den geldi. Tüm sınıfa, "Merkez ofisi Sirkeci’de bulunan, dünyaca ünlü markaların Türkiye temsilciliğini yapan bir saat şirketi var. Reklam ve Pazarlama bölümünde bir pozisyon açıldı. İlgilenen olur mu?" diye sordu. Muhtemelen lokasyonu sebebiyle koca sınıfta bu fırsatla ilgilenen tek kişi bendim. Sonrasında mülakat sürecini geçerek o şirkette Reklam ve Pazarlama Uzmanı olarak işe başladım. Bu, beni bugün bulunduğum noktaya taşıyan ilk adım oldu.
Benim için Kadınlar Günü, kadınların gücünü, dayanıklılığını ve birbirine verdiği desteği anmak ve mümkünse kutlamak anlamına geliyor. Aynı zamanda, dünyada hâlâ süregelen eşitsizliklere ve zorluklara rağmen kadınların nasıl direndiğini ve ilerlediğini de vurgulamak demek.
Kadınlar olarak bir araya geldiğimizde değişimi başlatacak, kalıcı hale getirecek güce sahibiz. Bu yüzden Kadınlar Günü yalnızca kutlanan bir gün değil, farkındalığın artırıldığı, kadınların seslerinin daha da güçlü çıktığı bir zaman olmalı.
Sektöre yeni giren kadınlara ne gibi tavsiyelerde bulunursun? Aldığın en değerli öğüt neydi?
Sektöre yeni giren tüm kız kardeşlerime söylemek istediğim ilk şey: Kendinize iyi bakın! Ama bunu yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve duygusal anlamda da düşünün. Kendinizi sürekli yenileyin, öğrenmeye açık olun, iyi giyinin, spor yapın ve tüm gelişiminizi bir yazılım güncellemesi gibi sürekli aktif tutun.
Bunun dışında, hiçbir işi küçümsemeyin ve elinizden gelenin her zaman en iyisini yapın. Çay mı getirmenizi istiyorlar? En güzel sunumlu çayı siz getirin! Fotokopi mi çekilecek? En düzenli ve sistematik olanı siz yapın. Bu sizin disiplinli ve özverili olduğunuzu gösterir. Son olarak, insan ilişkilerinize özen gösterin. Güzel ilişkiler günümüzde her şeyin anahtarı.
Benim kariyer hayatım boyunca aldığım bakış açımı en güzel yönlendiren öğüt, New York’ta çalıştığım PR Ajansındaki müdürümden gelmişti. "Antenlerimizi her zaman açık tutmalıyız, Anıl" demişti. Bu, benim için sadece iş hayatında değil, hayatın her alanında bir rehber oldu. Çevrenizde olup bitenleri gözlemleyin, insanları dinleyin, fırsatları yakalayın ve en önemlisi, gündemi takip edin ve merakınızı hiçbir zaman kaybetmeyin.
Bir işte en iyi olmak için neye dikkat edilmesi gerekir?
Bir işte gerçekten en iyi olabilmek için dört temel noktaya odaklanmak gerekiyor: tutku, disiplin, öğrenmeye açıklık ve iletişim. İşinizi severek yapmanız, zorluklar karşısında sizi ayakta tutacak en büyük motivasyon kaynağı olur. Disiplin, uzun vadede sizi rakiplerinizden ayırır. Öğrenmeye ve yeniliğe açık olmak fark yaratır çünkü dünya değişiyor, sektörler değişiyor, alışkanlıklar değişiyor… Kalıcı olanlar, öğrenmeye devam edenler ve bu değişime en iyi uyum sağlayanlar oluyor. Son olarak, çevrenizle kuracağınız doğru ve samimi iletişim, sizi her zaman bir adım öne taşıyacaktır. İş dünyasında başarılı olmak yalnızca bireysel çabalarla değil, aynı zamanda güçlü ve güvenilir ilişkiler kurmakla da ilgilidir. Ve detaylara önem vermek! Küçük görünen detaylar, büyük farklar yaratır. En iyiler, en küçük ayrıntıyı bile gözden kaçırmayanlardır.
Kadın mentorlar veya rol modeller kariyerini nasıl etkiledi?
Kariyerimin farklı dönemlerinde ilham aldığım birçok kadın oldu. Ancak beni en çok etkileyenler, büyük başarılara imza atmalarına rağmen alçakgönüllülüklerini ve insan ilişkilerindeki samimiyetlerini koruyan kadın liderlerdi.
Onlardan öğrendiğim en büyük ders, güçlü olmanın sadece rekabetle değil, paylaşım ve destekle de mümkün olduğu… Kadınların iş dünyasında birbirine yol açması, deneyimlerini paylaşması ve kolektif bir güç oluşturması çok önemli. Bu yüzden, ben de kendi kariyer yolculuğumda edindiğim bilgileri paylaşmaya ve genç kadınları cesaretlendirmeye özen gösteriyorum.
Cinsiyet eşitliğini desteklemek için nasıl katkıda bulunulabilir?
Cinsiyet eşitliği sadece kadınların değil, tüm toplumun meselesi olduğu için herkesin katkı sunabileceği bir alan var. İş dünyasında daha fazla kadının her seviyede yer almasını sağlamak, kadın girişimciliğini desteklemek, iş yerinde eşit davranış biçimi ve eşit ücret politikalarını teşvik etmek ve en önemlisi, toplumsal bilinç oluşturmak bu sürecin önemli adımları arasında yer alıyor.
Kendi adıma, genç kadınlara mentorluk yaparak, onlarla tecrübelerimi paylaşarak ve kadınların iş hayatındaki gücünü gösterecek projeler içinde yer alarak destek olmaya çalışıyorum. Küçük gibi görünen her adım, büyük değişimlerin başlangıcı olabilir.
Kariyerin boyunca seni en çok etkileyen rol model kim oldu?
Beni en çok etkileyen rol model, tek bir kişi değil; İstanbul’da ve Anadolu’nun her köşesinde emeğiyle hayatı var eden, yılmadan çalışan, hayatın her alanında yer alan tüm kadınlarımız oldu.
Onların azmi, üretkenliği ve fedakârlığı bana her zaman ilham verdi. Bir yandan iş hayatında var olma mücadelesi verirken, diğer yandan ailesini, çevresini, hatta komşusunu bile ihmal etmeyen; hasta olsa da ayağa kalkıp sorumluluklarını yerine getiren, kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan tüm emekçi kadınlarımız benim için en büyük rol modeller.
Genel Yayın Yönetmeni: İrem Bakic & Selim Can Çelik
Yayın Direktörü & Röportaj: Ebubekir Elkatmış
Proje Koordinatörü: Rahşan Kürkçü Uzun
Fotoğraf: Onur Eşiyok
Saç & Makyaj: Onur Bayram
Prodüksiyon: Müge Sarıoğlu
Comentarios